Türkiye Prefabrik Birliği | Sayı: 134

SÖYLEŞİ BETON PREFABRİKASYON NİSAN 2020 ◆ SAYI : 134 32 CA: Ağabey o sizin ilk başladığınız dönemlerden, iki bin sonrasına ve ni- hayet bugüne beton prefabrikasyonda neler değişti? MT: Neler değişmedi ki? Bir kere tü- nel kalıp teknolojisinin devreye girme- si ve diğer yeni kalıp uygulamaları ile konvansiyonel inşaat büyük ivme ve hız kazandı. Örneğin Betontaş bile o dönemde tünel kalıpla 10 bine yakın konut üretmişti. Dolayısıyla beton pre- fabrikasyon, bütün kalite ve teknoloji kaygısına karşın konut alanında ilerle- yemedi, genişleyemedi. CA: Üstüne 1999 Depremi geldi… MT: Tabii onun da etkisi var. Fakat ben başka bir boyut daha açacağım. Yine beton prefabrikasyonun o ilk yükselme yıllarında, seksenleri daha çok kast ediyorum, hem devlet yeni teknoloji- lere ve yeni uygulamalara daha fazla imkan tanıdı hem de özel sektör. Ör- neğin Bayındırlık Bakanı Sn. Sefa Giray zamanında 40 bin kişilik yurt inşaatını hatırlıyorum, beton prefabrikasyon ile. Karayolları Genel Müdürlüğü’nün ilk beton bariyerler ve büzler konusunda şartname geliştirdiklerini hatırlıyorum. O dönemki şirket patron ve yöneti- cileri değişik ve farklı uygulamaların sektörde önünün açılması için AR-GE çabaları gösteriyorlardı. Diğer yandan karar vericilere çok rahatlıkla ulaşıyor ve en azından resmin bütününe bak- maları için kendilerini bilgilendiriyor, ikna edebiliyorlardı. Yanlış anlaşılmasın… Bu dönemki patron ve yöneticilere yönelik bir yo- rumum olamaz çünkü bir süredir fiilen sektör dışındayım. o nedenle sektörü doğrudan ve yakından izleyemiyorum. CA: Bir kısım önemli firmalar da ya sahneden çekildiler ya da beton pre- fabrikasyon üretimlerini azalttılar? MT: Metaş, Betontaş, Eston, Gök ve nihayet AFA. Hepsi üretimlerini dur- durdu. Tabi bu önemli bir kayıp ya da değişiklik oldu. CA: Meslekten tamamen koptunuz mu?… MT: Uzun süre aktif görevim ne olur- sa olsun, mesleğimle, beton prefab- rikasyonla ilgili yayınları, literatürü takip edegeldim. Belediye Başkanlı- ğını bıraktıktan sonra ağırlıklı olarak güçlendirme ile uğraşan GRUP K şir- ketinin Genel Müdürlüğü görevini yü- rütüyorum. Kaddafi’nin adi bir şekilde katledilmesinden önce Libya’da büyük işlere girişmiştik. Bu arada menfez, köprü kirişi gibi prefabrik elemanlar için 2 fabrika kuruluyordu Libya’da. Ama emperyalist saldırı bu işlerimizi sonlandırdı. Bir ara da, Kabil’e gidip, onların Standartlar Enstitüsünde yeni Afgan Betonarme Standardının hazır- lanması çalışmasını yürüttüm. Şimdi daha çok güçlendirme konusu ile ilgileniyorum. Bu nedenle prefabri- kasyonun geleceği ile ilgili sağlıklı ön- görülerde bulunamayacağım. Ancak hala aktif iş yaşamını sürdüren örneğin Altay Çizgenakat’ın bazı sıra dışı uy- gulamalar yaptığını biliyorum elbette. Örneğin Birlik’ten de ödül alan Mani- sa’daki cami minaresi gibi. Bunlar, he- yecanı ayakta tutuyor ancak geniş uy- gulama alanları bulamadıkça, sektörü hareketlendiremiyor. Yeni malzemeler, daha hafif betonlar ve bıkmadan beton prefabrikasyonun sunduğu kalite ve güven unsurunun yeni karar vericilere aktarılması… Bunları önemsiyorum. Nitekim güçlendirme işleri sürecinde, kaliteli prefabrik yapıların birçok ya- pının ömrünü nasıl uzattığına tanıklık ediyoruz. Prefabrikasyon sayesinde çok daha az müdahale istiyor örneğin bir kağıt fabrikası veya bakır tel üreten asitli ortamdaki sanayi yapıları . CA: Ağabey çok teşekkür ederim. MT: Ben teşekkür ederim. Aktif dö- nemde elbette herkesle iletişimimiz vardı. Ancak görece geri plana çekil- diğim bu dönemde, Beton Prefabri- kasyon ailesince hatırlanmaktan mutlu oldum.