Türkiye Prefabrik Birliği | Sayı: 151

ANI BETON PREFABRİKASYON TEMMUZ 2024 ◆ SAYI : 151 24 aklına bile gelmiyordu o zamanlar. Ben kendisine nikah şahidim olur musun Günay abi dediğimde, şaşırmıştı - Ama ben bekarım deyivermişti. - Vallahi Hülya’nın şahidi Sezai Bed- rettin Tümay Günay abi … der demez - Tamam anladım ne zaman diye tarih sormuştu. Zaman su gibi akıp geçerken Günay abi hep üretti, hep öğretti, hep örnek oldu. Sonra Ayazağa yerleşkesine taşındıktan kısa bir süre geçmişti ki erken emeklilik istedi ve üniversit- eden ayrıldı. Nasıl bir ayrılmaksa artık, genç araştırmacılarla çalışmalarını hep sürdürdü. Ailecek görüşüyorduk. O da evlenmişti. Ülke sorunlarının her zaman olduğu gibi tartışıldığı karamsar bir ortamda ağzından hiç unutamayacağım tek bir sözcük döküldü - Yapıyorduk. Aklımdan bir türlü çıkmıyordu bu ‘Yapıyorduk’ sözcüğü. Evet kendi bilimsel alanında çağı yakalamış, Adnan Çakıroğlu hoca ile birlikte çok başarılı çalışmalara imza atmış, etraflarındaki gençlerin yetişmesine büyük katkılarda bulunmuş onlara örnek olmuştu her şeyden önce. Gerekli düzeyde hazırlık yapılmadan siyasi kararlarla açılmış çok sayıdaki üniversitede sürmekte olan yetersiz eğitim onu üzmekteydi, yapılmakta olan araştırmaların düşen düzeyi onu rahatsız etmekteydi, ülkenin içine sürüklendiği kötü ve çağdışı yönetimi Atatürk dönemi idealleri ile karşılaştırdıkça kendini bir cendereye sokulmuş gibi hissediyordu, köy enstitüleri gibi bir eğitim öğretim projesinden dönülmüş olması onun için bedeninde duyumsadığı onulmaz bir yara idi sanki. Hepsini kafasında süzüp tek kelimeye döküyordu sanki - Yapıyorduk. Biz pırlanta gibi bir cumhuriyetten ve o cumhuriyetin yetiştirdiği pırlanta gibi insanından nasıl bu duruma düşmüştük. Bu bir kabus olmalıydı. Kabul edemiyordu. Önceyi işaret eder gibi, geride yapılanlara bakın der gibi - Yapıyorduk. diyordu. - Yapıyorduk. Prof. Dr. Engin ORAKDÖĞEN İnşaat Mühendisliği eğitimime 1979 yılında İTÜ İnşaat Fakültesi Taşkışla yerleşkesinde başladım. Prof. Dr. Günay Özmen’i 1981-1982 Bahar yarıyılında Yapı Statiği II dersinde tanıdım. O yıllarda Yapı Statiği I dersine gelen öğretim üyesi bir sonraki yarıyılda Yapı Statiği II dersine de geliyordu. 1981-1982 Güz Yarıyılında benim de dahil olduğum çift numaralı öğrencilerin Yapı Statiği I dersine Doç. Dr. Sera İnce gelmişti. Ancak Doç. Dr. Sera İnce ailevi nedenlerle üniversiteden ayrıldı ve bir sonraki yarıyıl Yapı Statiği II dersine Prof. Dr. Günay Özmen devam etti. Prof. Dr. Günay Özmen ile önceki yarıyıllarda Taşkışla koridorlarında elinde deste halinde delikli bilgisayar kartları ile yürürken karşılaşmıştım. Doç. Dr. Sera İnce’nin aksine tahtayı çok daha az kullanır, özet bilgileri deftere not olarak yazdırır ancak üzerinde ayrıntılı açıklama yapardı. Son sınıfta, 1982-1983 Bahar yarıyılında Prof. Dr Günay Özmen ile tekrar karşılaşma ayrıcalığımız oldu. Fakültemiz Taşkışladan Ayazağa Yerleşkesindeki binasına yeni taşınmıştı. Bir önceki yarıyılda Elektronik Hesap dersi almış, Fortran ile programlama ödevlerimizi İTÜ Rektörlüğü Bilgi İşlem Merkezinde bulunan IBM4341 model bilgisayarda fakültenin en üst katında kart delgi makinasını kullanarak yapmış ve çok basit de olsa algoritma kurma ve program yazmaya bu şekilde adım atmıştık. Bahar Yarıyılında Bitirme Ödevini Yapı Statiği Kürsüsünden yapacağım belli olmuştu. Bitirme ödevinin ilk toplantısını Prof. Dr. Güney Özmen yapmış, ödev hakkında ve ödevin kontrolünde kullanacağımız kendisi tarafından yazılan DİDE75 düzlem çerçeve analiz programı hakkında bilgi vermişti. Bitirme ödevi danışmanım o zamanki ünvanı ile Doç. Dr. Erkan Özer olsa da, Prof. Dr. Günay Özmen bitirme ödevlerinin genel koordinatörü idi. Bitirme ödevini Yapı Statiği kürsüsünden yapmamız ve koordinatörün o zamanki adıyla İTÜ Elektronik Hesap Bilimleri Enstitüsünün bir süre müdürlüğünü de yapmış olan Prof. Dr. Günay Özmen’in olması bize IBM4341 model bilgisayar üzerinde kullanıcı hesabı açılmasını sağlamış, DİDE75 adlı program ile hesap kontrollerimizi delgili kağıtlarda değil yeşil renkli monitörler karşısında yapmamızı sağlamıştı. Bu bizim için, hesap kontrollerimizi monitör başında yapmak yanında, bir önceki yarıyılda başlangıç yaptığımız Fortran Programlama bilgisi ile kendi küçük programlarımızı yazarak derlemek ve çalıştırmak gibi o zamanki koşullarda erişilmez bir fırsat sunmuştu. Nitekim 1985 yılında Yapı Statiği Kürsüsünde araştırma görevlisi olarak çalışmaya başladığımda, lisans eğitimim sırasındaki bize sunulmuş olan bu fırsat bana farklı kapıları açmış ve algoritma kurma ve program geliştirme konusunda kendimi çok daha fazla

RkJQdWJsaXNoZXIy MTczMDA=