MAKALE
BETON PREFABRİKASYON
OCAK 2016
◆
SAYI : 117
8
interface between hollow-core panel
and topping slab. The interface
shear strength was also determined
through calculations considering the
load level corresponding to initiation
of significant relative slip in flexural
specimens. The two methods used
in these calculations were the basic
mechanics of materials approach and
the simplified code expression. The
measured and computed interface
shear strength values were observed
to be significantly lower than the
horizontal shear strength values
specified by the ACI and AASHTO
Specifications.
In terms of the numerical part of the
study, the load-deflection response
obtained from sectional analysis
utilizingrealisticnonlinearstress-strain
models for concrete and prestressing
strands is observed to agree
remarkably well with the measured
response for the non-composite
specimens. For specimens tested
with concrete topping, on the other
hand, the measured and numerically
determined load-deflection responses
differ significantly, mainly because the
sectional analysis assumes a perfectly
composite behavior between the
hollow-core unit and the topping slab.
The predicted bilinear load-deflection
representation for the composite
and bare hollow-core units can be
combined to produce a complete
load-deflection response that covers
the behavior of test specimens both
before and after the loss of composite
behavior. For cases including CIP
concrete topping placed against
the machine finished surface of
hollow-core units with no intentional
roughening, an interface shear stress
of 0.20 MPa can be used to define
the transition from composite to non-
composite behavior. The predicted
load-deflection response produced
this way represents the actual
response of composite specimens
with an acceptable accuracy.
ÖZET
Bu çalışmada, üzerine yerinde dökme
beton kaplama yerleştirilmiş öngeril-
meli önüretimli beton boşluklu döşe-
me elemanlarının eğilme davranışları
deneysel olarak incelenmiştir. Çalışma
kapsamında dört adet tam ölçekli nu-
mune üzerinde yükleme deneyleri ya-
pılmıştır. Ayrıca, numunelerin analitik
olarak belirlenmiş eğilme davranışları
deneysel olarak belirlenmiş davranış-
larla karşılaştırılarak tam kompozitlik
seviyesine ulaşılamayan boşluklu
döşeme elemanlarının eğilme davra-
nışlarının ne seviyede tahmin edilebi-
leceği belirlenmiştir. Sonradan eklenen
kaplama betonunun, boşluklu döşeme
elemanlarının çatlama yükünü, eğilme
rijitliğini ve maksimum yük kapasitesi-
ni arttırdığı gözlenmiştir. Kaplama be-
tonu ile test edilen numunelerde belirli
yük seviyesine ulaşıldığında kaplama
betonu ile boşluklu döşeme elema-
nı arasında ani bir kayma oluşmuş
ve kompozit davranış kaybolmuştur.
Kompozit davranışın kaybedilmesi
sonucunda numunelerin yük taşıma
yeteneklerinde ani bir düşüş olmuştur.
Kaplama betonu ile boşluklu döşeme
elemanı arasında oluşan kayma da-
yanımı hem sınırlı sayıda yapılan itme
deneyleri ile ölçülmüş, hem de eğilme
numunelerinde ani arayüz kaymasına
karşılık gelen yük değerleri kullanılarak
hesaplanmıştır. Bu şekilde belirlenmiş
arayüz kayma dayanımı değerlerinin
ACI ve AASHTO Yönetmeliklerinde ve-
rilen değerlerden daha düşük olduğu
görülmüştür. Bu çalışma kapsamında
ulaşılan sonuçlar, boşluklu döşeme
elemanları ile bu elemanların üzerinde
herhangi bir pürüzlendirme yapılma-
dan yerleştirilen kaplama betonundan
oluşan döşeme sistemlerindeki arayüz
kayma dayanımının, kompozit elema-
nın çatlama yükünü ve rijitliğini arttır-
masına rağmen tam kompozit moment
kapasitesine ulaşmak için yeterli sevi-
yede olmadığı sonucunu ortaya koy-
maktadır.
1. GİRİŞ
Önüretimli beton boşluklu döşeme
elemanları ve yerinde dökme beton
kaplamadan oluşan döşeme sistemleri
Dünya’da ve ülkemizde yaygın bir kul-
lanıma sahiptir. Şekil 1’de şematik ola-
rak gösterilen bu tür döşeme sistem-
leri aralarında bina, otopark ve hatta
köprülerin de bulunduğu çelik ve beton
yapısal sistemlerde kullanılmaktadır.
Önüretimli beton boşluklu döşeme ele-
manları ile kaplama betonu arasında
kompozit davranış elde edilmesi duru-
munda daha yüksek moment kapasi-
tesi ve rijitlik seviyelerine ulaşılmakta,
bu da daha geniş açıklıkların geçilebil-
mesine imkan sağlamaktadır. Ayrıca,
Şekil 1.
Önüretimli beton boşluklu döşeme elemanları ve yerinde dökme beton kaplamadan
oluşan döşeme sistemi