MAKALE
BETON PREFABRİKASYON
NİSAN 2015
◆
SAYI : 114
13
boşluk, çatlak, hava gibi çeşitli kusur-
lar tarafından da yansıtılır. Böylece
yansımadan kaynaklanan titreşimler
yüzeye yerleştirilen sensörler ile algı-
lanarak hasarların lokasyonları belir-
lenebilmektedir (Şekil 2). Daha kolay
bir değerlendirme yapabilmek için
sensörler tarafından zaman-tanım ara-
lığında kaydedilen sinyallerin FFT (Fast
Fourier Transformation, Hızlı Fourier
Dönüşümü) ile frekans-tanım aralığı-
na dönüştürülmesi gerekmektedir (3).
Elde edilen pik frekans değeri “
f
” ile P
dalgasının malzeme içerisindeki yayıl-
ma hızı,
C
p
bilindiğine göre yansımanın
gerçekleştiği yüzeyin derinliği,
D
bulu-
nabilmektedir (Eşitlik 1).
(1)
Çoğunlukla frekans spektrumunda
çoklu yansımalardan kaynaklanan çok
sayıda pik gözlenmektedir ve bu kar-
maşıklık spektrumun doğru bir şekilde
yorumlanmasına engel olmaktadır (4).
Bu sebeple bu sorunun ortadan kal-
dırılması ve veri değerlendirilmesinin
doğru yapılabilmesi amacıyla SIBIE
(Stack Imaging of Spectral Amplitu-
des Based on Impact Echo, Darbe-
eko’da Spektral Genliklerin Toplanarak
Görsellenmesi) tekniği geliştirilmiştir.
Teknikte görseli oluşturulacak elema-
nın ölçüm yapılan yüzeyinde karelaj
oluşturulur, her bir elemanın orta nok-
tasında darbe-eko ölçümleri yapılır ve
frekans değerleri elde edilir. Her ele-
man için oluşturulan resim toplanarak
elemandaki mevcut durumun görseli
oluşturulur.
Darbe-eko yöntemi inşaat mühendis-
liğinin birçok alanında hasar tespitin-
de kullanılmaktadır. Özellikle beton
ve prefabrike betonarme elemanlarda
çatlak, donatı korozyonu, ard-çekme
kanallarında boşluk ve korozyon gibi
elemanın, dolayısıyla yapının taşıyı-
cılığını önemli derecede etkileyen ku-
surların tayininde kullanılan efektif bir
yöntemdir.
Yöntemin prefabrik elemanlarda hasar
tespiti için kullanımına ilişkin birçok
çalışma göze çarpmaktadır. Ata vd.
(2007) yaptıkları çalışmada önge-
rilmeli betonda döşeme numuneleri
oluşturmuşlardır (5). Numunelerden
birine metal, diğerine ise plastikten
ard-çekme kanalı yerleştirmişlerdir.
Darbe-eko yöntemini gerçekleştirdik-
ten sonra SIBIE tekniği ile her iki nu-
munede de kanalların lokasyonlarını
başarı ile belirlemişlerdir. Şekil 3’de ise
tam olarak doldurulmamış ard-çekme
kanallarındaki boşlukların SIBIE görün-
tüleri verilmiştir (6).
Yöntem laboratuvar çalışmalarının
yanı sıra sahada da başarılı sonuçlar
vermektedir. Gorzelanczyk ve arkadaş-
ları Polonya’da montesi tamamlanan
25 adet prefabrik betonarme kazığın
uzunluklarını darbe-eko yöntemi ile be-
lirlemişlerdir (7) (Şekil 4). Elde ettikleri
sonuçlar projede tasarlanan uzunluk-
larla birebir örtüşme göstermiştir.
Prefabrik beton silindir borularda dış
tabakanın çelik delaminasyonu veya
iç tabakadan ayrılması, öngerilme do-
natılarında korozyon veya başka her-
hangi bir bozulma olduğunun göster-
gesidir. Bu sebeple Sack ve arkadaş-
ları sahadaki bir prefabrik beton silindir
borunun dış tabakası ile iç kısmında
gömülü bulunan çelik silindir arasın-
daki bağlantıyı darbe-eko yöntemi ile
incelemişlerdir (8).
2.2 Ultrasonik-eko
Ultrasonik-eko yöntemi de elastik dal-
ga yayılımı teorisini temel alan bir tah-
ribatsız test yöntemidir. Ancak ultraso-
nik-ekoda malzeme içinde yayılan ve
süreksiz bölgeler (farklı malzeme, hava
vb.) tarafından yansıtılan elastik dalga-
lar piezoelektrik ultrasonik sensörler
tarafından gönderilir ve yine piezoe-
lektrik ultrasonik sensörler tarafından
algılanırlar. Bu yöntemde darbe-eko
yönteminin tersine FFT dönüşümüne
ihtiyaç duyulmaz. Sinyalin hareket
süresi doğrudan sinyalin aldığı yol ile
ilişkilidir. Böylece hasarın lokasyonu,
büyüklüğü ve diğer özellikleri kolayca
Şekil 2.
Darbe-eko prensibi
D
=
C
p
2
f
Şekil 3
. Ard-çekme kanalında boşluğun
SIBIE ile görüntülenmesi (Ata vd., 2007)
Şekil 4.
Darbe-eko yönteminin prefabrik
betonarme kazığa uygulama örneği
Darbe
Sensör
➝
➝
➝
D
Çatlak
➝
➝